الْقَارِعَةُ
(1-2-3) Kâria! (Çarpacak kiyamet) Nedir o kâria? Kârianin ne oldugunu sen bilir misin?
مَا الْقَارِعَةُ
(1-2-3) Kâria! (Çarpacak kiyamet) Nedir o kâria? Kârianin ne oldugunu sen bilir misin?
وَمَا أَدْرَاكَ مَا الْقَارِعَةُ
(1-2-3) Kâria! (Çarpacak kiyamet) Nedir o kâria? Kârianin ne oldugunu sen bilir misin?
يَوْمَ يَكُونُ النَّاسُ كَالْفَرَاشِ الْمَبْثُوثِ
O gün insanlar yayilmis pervaneler gibi olurlar.
وَتَكُونُ الْجِبَالُ كَالْعِهْنِ الْمَنفُوشِ
Daglar atilmis renkli yünler gibi olur.
فَأَمَّا مَن ثَقُلَتْ مَوَازِينُهُ
(6-7) O gün kimin tartilari agir basarsa o, hosnut olacagi bir hayat içindedir.
فَهُوَ فِي عِيشَةٍ رَّاضِيَةٍ
(6-7) O gün kimin tartilari agir basarsa o, hosnut olacagi bir hayat içindedir.
وَأَمَّا مَنْ خَفَّتْ مَوَازِينُهُ
(8-9) Kimin tartilari hafif gelirse, onun anasi da (varacagi yer, siginacagi duragi) hâviye (uçurum)dir.
فَأُمُّهُ هَاوِيَةٌ
(8-9) Kimin tartilari hafif gelirse, onun anasi da (varacagi yer, siginacagi duragi) hâviye (uçurum)dir.
وَمَا أَدْرَاكَ مَا هِيَهْ
O uçurumun ne oldugunu sen nereden bileceksin?